Halk fakirleşirken ülkeyi yöneten zihniyet hiç oralı değil. Onlara göre uygulanan ekonomik program iyi gidiyormuş. Halka hayal satmaya devam ediyorlar. Halkın çoğunluğu bir an önce gitmeleri için bir çare bulunmazsa, bu kötü yönetimden ancak mezarda kurtulacaklar.
**
Halka dayatılan ağır ekonomik şartlar 2018 yılı temmuzdan beri devam ediyor. Ancak işler her yıl daha kötüye gittiği için halk eskiden yaşadığı kötü günleri unutuyor.
Bir hatırlatma yapayım. AKP Genel Başkanı, Cumhurbaşkanı Erdoğan 2021 yılında hayat pahalılığının düşük olduğunu, hatta olmadığını göstermek için Tarım Kredi marketine gitti. Fiyatların düşüklüğü ile övündüğü o gün 1002 TL’ye bir sepet doldurdu. Genelde aburcubur dediğimiz ve temel gıda maddesinin olmadığı o sepeti, hesaplamalara göre bugün 7000 TL’ye doldurabilirsiniz. Tarım Kredi marketlerinde üç yılda ürünlerin ortalama fiyat artışı yüzde 500’e ulaşmış.
Okullar açılmadan önce yapılan hesaplamalara göre; kırtasiye, çanta, forma gibi ürünlerin geçen seneye göre zamlandığı tespit edilmiş. Okul servis ücretleri ile özel okul fiyatlarına hiç girmiyorum bile.
Aynı süreçte Birleşik Kamu-İş 4 kişilik bir ailenin açlık sınırını 20,958 TL, yoksulluk sınırını da 64,157 TL olarak hesaplamış. yani asgari ücret ile diğer çalışanların ücretleri bütün bu sınırların altında kalıyor.
Gelin de mevcut ücretlerle siz yani hükümet yetkilileri geçinsin bakalım.
**
Yıllardır bütün bu yaşananları görmezden gelen Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay şimdi çıkmış konuşuyor; 30 senedir böyle bir ekonomik sıkıntı görmedim diyor.
Dediğim gibi yıllardır korkudan nefes alamayan Atalay şimdi doğru konuşuyor. Her yıl fiyatlar iki katına çıktı, işçinin, emeklinin geliri yerinde saydı, grev istiyorsanız en başta ben giderim ifadelerini kullandı. Arkasından Zonguldak‘ta yaptığı miting gibi pek çok ilde miting yapacakmış. (Zonguldak mitingi ile ilgili düşüncelerimi yazacağım)
Yıllardır AKP iktidarından işçilerin ve emeklilerin hakkını alabilmek için mücadele etmeyen Atalay‘da galiba AKP iktidarının gidici olduğunu anlamış.
Aynı şekilde diğer bir sarı sendika olan Hak-İş de 31 ilde miting düzenleyeceğiini açıkladı. Emin olun suya sabuna yine dokunmazlar.
**
Yazının girişinde belirttim; Maliye Bakanı Mehmet Şimşek istiklal ve ekonomi programı çalışıyor dese de Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay ekonomik soruna yeni uyansa da bütün bunlar halkın yıllardır çektiği eziyetİ ortadan kaldırmıyor. Yıllardır olan fakir fukaraya oluyor.
Sıkı para politikası sebebiyle geliri düşen emekli ve emekçi artık temel ihtiyaçlarını karşılayamıyor. Önümüzdeki ocak ayında maaş artışları hedeflenen enflasyona göre yapılacakmış ki, yandı gülüm keten helva. Hep birlikte mahvolduk.
Artan maliyetler sebebiyle çiftçiler de zor durumda. Kimi sattığı ürünle ekin maliyetini karşılayamıyor kimi de tarlasını ekmiyor ve boş bırakıyor. Çünkü ürettici çiftçi değil, ticaret yapıyor dediği aracılar kazanıyor.
**
Ne olacak? Sonucunu hepimiz biliyoruz.